Kadınca: Ekim 2020

7 Ekim 2020 Çarşamba

Partnerinizin sizden ayrılacağını gösteren sinyaller

Her ilişki mutlu bitmez ancak partnerinizin hareketlerini daha önceden tahmin edebilirseniz kalbinizi koruyabilirsiniz. Partnerinizin sizden ayrılacağını bilmek ne kadar acı verici olursa olsun önceden hazırlıklı olmanız bu durumu kolaylaştıracaktır. İşte ilişkinizin biteceğine dair önemli sinyaller

ABONE OL

Cinsel ilişki

Aranızdaki cinsel yakınlaşmalar eskisi gibi değilse bu da ayrılığın bir sinyali olabilir. İlişkiye girdiğinizde bunu sadece kendi bedensel hazları için kullanıyorsa ve sizi umursamıyorsa, bu duygusal bir birliktelikten kaçınıyor anlamına gelecektir.

İlgi

Size karşı olan ilgisinin azaldığını hissedersiniz. Önceden romantik yemek programları yapıp, hediyeler alır iken durum tam tersine dönmüştür. Size olan ilgisini kaybettiği için, sizi etkilemeye çalışmayacaktır.

Arkadaşlıklar

Arkadaş canlısı olmak ile sizden ayrıldığında yanında koşacağı birini hayatına sokmak arasında fark vardır. Partneriniz aniden karşı cinsten çok sayıda arkadaşlıklar edinmeye başladığında bunu da bir sinyal olarak kabul edebilirsiniz.

Tartışmalar

İster küçük ister büyük bir tartışma olsun, tartışmaları başlatan taraf ayrılmayı kafasına koymuş olabilir. Eskiden aranızda güzel idare ettiğiniz şeyler artık karşı tarafı rahatsız edecek bir boyuta gelmiş ve tartışmaya neden oluyorsa bu genellikle en belirgin ayrılık sinyali olur.

İletişim

Eskiden sürekli iletişim halinde olduğunuz partneriniz ile artık gün içinde konuşmak bir hayal halini aldıysa bu sizinle konuşmak için vakit ayırmıyor anlamına gelir. Siz bu durumu konuşmak için bir adım attığınızda karşı taraf bahaneler buluyor ise kendinizi ayrılığa hazırlamanızın vakti gelmiş demektir.

DavranışlarEskiden onu rahatsız eden ve kıskanmasına engel olamadığı hareketleri artık onun için bir anlam ifade etmez. Örneğin telefonunuza gelen bir mesajı kıskanmaz, ilgi göstermediğiniz için üzüldüğünü belli etmez...

3db6940f9f71400b906b074ffd8d1ad9

Zihinsel olarak güçlü insanların inanmadığı 15 şey

Zihinsel açıdan güçlü olan insanların inanmadıkları...

Çoğu insan tüm kalbi ile inandığı yalan yanlış öğretilerle mutlu olmaya çalışırken, gerçekten mutlu insanlar bunları hayatlarına sokmamayı tercih ediyor. Onlar gibi olabilmek için zihinsel açıdan güçlü olan insanların inanmadığı 15 şeye bir göz atın deriz:

1- Geçmişte başarısız olan modellere inanmıyorlar

Zihinsel olarak güçlü insanlar her deneyimden, hatta çok iyi sonuçlanmayanlardan bile, bir şeyler öğrenileceğine inanıyorlar. Eğer yaşadıklarınızı basit hatalar olarak görüyorsanız, biraz daha ayrıntılı düşünmeye başlamanız gerekmektedir.

2- Hayatın anlamsız olduğuna inanmazlar

Eğer zihinsel olarak güçlü insanlar yaşamın manasız olduğuna inansalardı asla böyle güçlü olamazlardı.

3- Başarısızlığın kaçınılmaz olduğuna inanmazlar

En kötü şartlar altında bile, eğer doğru davranırsanız, durum lehinize değişebilir. Zihinsel olarak güçlü insanlar pes edilmesi gereken bir nokta olduğuna inanmıyorlar. Umudunuzu koruduğunuz ve denemeye devam ettiğiniz sürece şansınız sürer.

4- Her şeyin beklenildiği gibi şekilleneceğine inanmazlar

Eğer pesimistseniz, fırtınalar kopmasını beklemekten vazgeçmelisiniz. Eğer optimistseniz, gökyüzünde asla bulutlar belirmeyeceğini düşünmekten vazgeçmelisiniz. Her zaman beklenilmeyene hazır olmalısınız, iyi ya da kötü.

5- Hiç ümit kalmadığına inanmazlar

Zihinsel açıdan güçlü insanlar deri dönülmez karanlıkta yollara inanmazlar. Geleceğe dair ümitli olmak sizin kontrolünüzde, korkularınızı sahiplenin ve üzerinden gelin.

6- Mucizelerin var olmadığına inanmazlar

Aşırı olumsuzların aksine, zihinsel açıdan güçlü insanlar, mucizelerin imkansızı olduğuna inanmazlar. Bu körü körüne mucize bekledikleri anlamına değil, sadece negatif olandan uzak kalırlarsa başlarına daha iyi şeyler geleceğine inandıkları anlamına geliyor.

8- Doğru an için uzun süre beklemeye inanmazlar Doğru zaman harekete geçtiğiniz zamandır, beklemenin ne manası var? Fırsat doğduğunda, değerlendirin ve geriye dönüp bakmayın.

9- Geçmişlerinin geleceklerini kısıtladığına inanmazlar

Zihinsel açıdan güçlü insanlar geçmişte yaşananların gelecekteki başarılarını etkileyeceğini düşünmezler. Gerekli enerji ve zamanla her şeyin üzerinden gelinebilir.

10- Yalnız öleceklerine inanmazlar

Çoğu insan ne kadar arkadaşı olursa olsun yalnız öleceğini düşünür. Zihinsel açıdan güçlü insanlar bu yalana inanmazlar. Ölüm döşeğinizde yalnız bile olsanız, ömrünüz boyunca yaşadığınız ilişkiler sizin siz olma sebebiniz ve hep var olacaklar.

11- Zulmün gerekli olduğuna inanmazlar

kimi şartlar altında da olsa kabalığın gerekli olduğuna inanmazlar. Olumlu teşvik bireyler için her zaman daha faydalı bir motivasyondur.

12- Öğrenebilecekleri her şeyi öğrendiklerine inanmazlar

Bazı insanlar bilmeleri gereken her şeyi öğrendiklerine inanır ama zihinsel açıdan güçlü insanlar öğrenmenin sonu olmadığına inanır. Dünya değişmeye, gelişmeye devam etmektedir, eğitim nasıl bitebilir ki?

13- Daha iyi hissetmek için bir şeye ihtiyaçları olduğuna inanmazlar

Alkol, yemek ya da başka bir şey, çoğu insan kendini daha iyi hissetmek için bir şeylere yönelir. Ki bunlar da kimi bağımlılıklara dönüşerek özgürlüklerini ve mutluluklarını daha fazla kısıtlamalarına sebep olur.

14- Zayıflığa inanmazlar

Diğer insanlar kendileri kadar mutlu ya da güçlü olmadıkları için onları zayıf görmezler. Herkesin yaşam şartları ve ruh halleri farklıdır, bunu anlayabilir ve kabul ederler.

15- Değişimin imkansız olduğuna inanmazlar

Çoğumuz insanların değişebileceğini kabullenmekte zorlanırız ama zihinsel açıdan güçlü insanlar bunun mümkün olduğuna, bireylerin daha iyi insanlara dönüşebileceklerine inanırlar.

236434c873b540ca9a89ad5f07846ba2

Eylül ayında nerelere gitmeli?

Tatil ve seyahat denince akla ilk olarak yaz ayları gelse de, eylül ayı da kendine has yumuşak havası ve sakin bir dönem olduğu için çok sayıda kişi tarafından seyahat planı yapmak için tercih ediliyor. İşte eylül ayında keyifle seyahat edebileceğiniz rotalar...
Karadeniz'den Ege'ye, Anadolu'dan Akdeniz'e özellikle araba ile seyahat etmeyi sevenlere keşif rotalarının sunulduğu bu haberimizde her bölgenin meşhur olan yiyecek ve içecekleri, popüler noktaları, olmazsa olmazları okuyucularla paylaşılıyor.

Akdeniz gezi rehberi
Akdeniz Bölgesi, eylül ayında deniz tatili yapmak isteyenler için ideal bir bölge olarak öne çıkıyor. Arabayla yapılacak bir Akdeniz turu rotasında mutlaka görülmesi gereken yerlerden başlıcaları Antalya, Alanya, Side, Kaş ve Kalkan çevresindeki birbirinden güzel sahiller, Olimpos veya Düden Şelalesi gibi doğal ve tarihi güzellikler olarak yerini alıyor.

Ege gezi rehberi
Tıpkı Akdeniz Bölgesi gibi Ege Bölgesi de eylül ayında deniz tatili yapmak isteyenlere, eşsiz kıyıları ve saklı koyları ile kucak açıyor. Ege demek aynı zamanda tarihi ve doğal güzellikleri de doyasıya yaşamak demek. Ege'deki rotaların başında ise Cunda Adası'ndan Efes Antik Kenti'ne ve Şirince'ye kadar Ege'nin dünya çapında güzelliğe ve öneme sahip destinasyonları yer alıyor.

Karadeniz gezi rehberi
Eylül ayı aynı zamanda yaylaları, yemyeşil ormanları ve farklı lezzetleriyle Karadeniz'i keşfetmenin tam zamanı demek. Yedigöller, Ayder Yaylası veya Sümela Manastırı gibi Karadeniz'in meşhur keşif noktalarını siz de eylül ayında keşfedebilirsiniz!

Anadolu gezi rehberi
Anadolu'da gezilecek ve keşfedilecek pek çok eşsiz nokta seyahat severleri bekliyor. Kapadokya'dan Tuz Gölü'ne ve Nemrut Dağı'na kadar görülmesi gereken yerler, o coğrafyada mutlaka yapılması gereken şeyler, ayrıca yöresel lezzetler şimdiden bizim de merakımızı cezbetmiş durumda.

İstanbul'a yakın kaçış rotaları
Eylül ayında ve sonbahar boyunca en popüler tatil rotaları arasında İstanbul'a yakın kaçış noktaları da yer alıyor. Ağva, Tirilye, İğneada gibi birbirinden güzel destinasyonlara yapılacak kısa ve keyifli geziler için şimdi tam sırası.

İçerik: Yandex Navigasyon

40796652c8cf475c8151f3c61f682d00

5 Ekim 2020 Pazartesi

Partneriniz ile tartışırken sakın bunları yapmayın

Bazen eşiniz veya sevgiliniz ile ilişkinizi yürütmekte zorlanabilirsiniz. Özellikle evliliklerde ilişkiyi yürütürken zaman zaman çatışmalar ve tartışmalar oldukça doğal karşılanır. Ancak karşınızdaki sevgiliniz bile olsa tartışma durumlarında işin içinden çıkmaz bir hale gelirseniz bazı davranışlardan uzak durmanız gerekir.

ABONE OL

Geçmişte yaşadığınız ilişkileri kavga sırasında söylemeyin

Geçmişte yaşadığınız bir ilişkiyi şimdiki ilişkinizle kıyaslamak oldukça incitici bir şeydir. Bu durum size artı bir durum sağlamaz.

"Her zaman" ya da "Sen asla" gibi genellemelerini kullanmayın

Bu tür ifadeler zarar vericidir. Çünkü bu ifadeler karşınızdakinin savunmaya geçmesine sebep olur ve size karşı benzer argümanlar aramaya başlar. Bu da sorundan uzaklaşmanıza ve çatışmanın daha da alevlenmesine sebep olur.

Yatak odasında kavga etmeyin

Yatak odanızın sizin için anlamı düşündüğünüzden çok daha fazlasıdır. Uyku ve dinlemeden ziyade, cinsel yaşantınız da yatak odasında şekillenir. Yatak odasında tartışmak ya da çatışmak odayı ilerleyen zaman için de olumsuz bir enerji ile doldurur.

Çözülmemiş sorunlarla yatmayın.

Öfkeli olduğunuzda uyumak neredeyse imkansızdır. Sorunlarınızı bir an önce çözün veya en azından ertesi güne kadar barışmak için bir anlaşmaya varın.

Bir günden fazla küs veya sessiz kalmayın Bazı insanlar haftalarca küs kalabilirler. Bu şekilde partnerini cezalandırdıklarını düşünürler. Fakat bu durum gerginlik seviyesini arttırır ve aynı ortamda günlerce hiçbir şey söylememek üzücü, sıkıcı ve genellikle daha fazla düşmanlığa yol açar.

Kızgın olduğunuzda eşyalarınızı atmayın

Aslında bu en tehlikeli durumlardan biridir. Siz veya eşiniz birbirinize öfke ile eşyalar attığında işler tamamen kontrolden çıkabilir. Fırlatılan cisim size isabet etmese bile bu bir fiziksel şiddettir.

Birbirinize asla lanet etmeyin

Partnerinize kavga sırasında lanet etmek onun hor görmeniz anlamına gelir. Bu konuda kullandığınız kelimelere mutlaka dikkat edin. Daha sonra özür dileseniz bile bunu karşı tarafın hafızasından silinmeyeceğini bilin.

873482d7504a458f83726d88d7e1e2dd

Sakın açıktan süt ve peynir almayın! Üzerinde binlercesi yaşıyor!

Covid-19 salgını beslenme alışkanlıkları ve gıda tüketim tercihlerini de değiştirdi. Bu dönemde beslenmenin sağlığın en önemli belirleyicisi olduğunu belirten Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof.Dr. Taner Damcı, gıda güvenliği ile ilgili uyarılarda bulundu. Damcı, "Tarih boyunca temiz olmayan ve bozulmuş gıdaların neden olduğu hastalıklar milyonlarca insanın ölümüne ya da sağlığını kaybetmesine neden oldu. Bu nedenle havaların da ısınmasıyla özellikle süt ve peynir gibi çabuk bozulan gıdaların doğru tüketimine dikkat edilmeli, açıkta satılan ürünler yerine paketli gıdalar tercih edilmeli" dedi. İşte bilinmesi gerekenler...

ABONE OL

Bazı mikroorganizmalar bizimle dosttur, bizi hasta etmez hatta peynir gibi önemli gıdalarımızın oluşmasını sağlar.

Bazı mikroorganizmalar da sağlığımızı tehdit eder. Bu hastalık yapıcı yan patojen mikroorganizmalar kimi zaman bedenimize direkt olarak saldırır.

Örneğin corona virüs, influenza virüsü, tüberküloz bakterisi böyledir" dedi.

Gözle görmesek de ürüyorlar!

Bazı mikroorganizmaların ise gıdalarda ürediğini belirten Prof.Dr. Taner Damcı, "Bunların kendileri veya oluşturdukları toksinler sağlığımızı olumsuz etkileyebilir.

Üstelik bu üreme gözle görülür bir bozulma oluşmadan, koku veya lezzetle bir değişim hissedilmeden önce gerçekleşebilir.

Mikroorganizmalar dışında çevresel koşullar, ışık, uygun olmayan sıcaklıklarda saklama gibi durumlar da besinlerimizin güvenliğini, besin değerini ve lezzetini tehdit edebilir. Bu nedenle tükettiğimiz gıdanın ve ambalajlamanın güvenliğine dikkat edilmeli" şeklinde konuştu.

Gıda teknolojisi ve ambalajlama ile gıdaların güvenli, temiz ve dayanıklı bir şekilde insanlara ulaşabildiğini söyleyen Prof.Dr. Damcı, "Açıkta satılan, insan ve çevre temasına maruz kalmış yiyeceklerin tercih edilmesi sağlık için açık bir risk oluşturabilir" dedi.

Açıkta satılan süt neden tehlikeli?

Açıkta en çok satılan ürünlerin başında sütün geldiğini vurgulayan Prof. Dr. Taner Damcı, "Süt, mikroorganizmalar ve çevre tarafından bozulmaya en yatkın gıdaların başında gelir.

Elde edildiği hayvanın sağlığı, memesinde enfeksiyon olup olmadığı, sağıldıktan sonra nerede ne koşullarda ve ne kadar süre beklediği, bu süre içinde nasıl ve ne kadar insan temasına maruz kaldığı, hangi kaplarda tüketiciye ulaştırıldığı büyük önem taşır.

Bu yüzden açıkta satılan sütler büyük sağlık riskleri taşır" dedi.

Açıkta satılan sütü kaynatsanız bile....

Kaynatmanın sütün besleyici değerini büyük ölçüde yok ettiğini hatırlatan Prof.Dr. Damcı, "Ayrıca bu işlem mikroorganizmaları öldürse bile önceden oluşmuş kimyasal toksinleri yok etmez.

Üstelik kaynatma nedeniyle besleyici değeri paketli süte göre daha azdır. Açıkta satılan sokak sütleri insan sağlığı için ciddi bir tehdittir" uyarısında bulundu.

fb2c6975492d46558ce83cbbe74269b4

Elma keki tarifi

İpek Bozkurt'tan elma keki tarifi...

İpek Bozkurt'tan elma keki tarifi...
(4 kişilik)
4 adet elma
1/2 su bardağı un
4 çorba kaşığı şeker
1 yumurta
1 kahve fincanı süt
1 tatlı kaşığı vanilya ekstresi
1 çay kaşığı kabartma tozu
Pudra şekeri
Tarçın

Yapılışı
Elmalar yıkanır, sap kısmı oyulur ve kabukları ile yarım santimlik halkalar halinde doğranır. Un, şeker, süt, yumurta, kabartma tozu ve vanilya karıştırılıp pürüzsüz bir krema haline gelene kadar elde çırpılır.

Elma halkaları bu karışıma batırılıp, yağlı kağıt bulunan tepsiye dizilir ve 200°C fırında üzerleri kızarana kadar pişirilir. Soğuduktan sonra üstlerine pudra şekeri ve tarçın konarak servis edilir.

2fd6987a4b264f71a4600ff5a81d352f

Erkek çocuk sahibi olduğunuzu anlamanın 22 yolu

* Normalde çığlık atarak kaçacağınız canlı bir varlığı sevgiyle kucaklıyorsanız.

* Bir kız oğlunuza bakıyorsa ve siz de oğlunuzu kenara çekip kızı kıskanmamak için kendinizi zor tutuyorsanız (6 ya da 16 yaş fark etmez).

* Temple Run oyunundaki puan ve bonus sistemi hakkında sağlıklı olmayan bilgilere sahipseniz.

* Kahvaltıda ne yediğinizi hatırlamasanız da bir Transformers'ı kurabiliyorsanız.

* Sadece bagaj ölçüsüne göre araba seçiyorsanız.

* Çocuğunuz sizinle evlenmek istiyorsa.

* Ripstikin ne olduğunu biliyor ve kullanmaktan çekinmiyorsanız.

* Günlerinizin çoğunu osuruktan oluşmuş bir bulutun içinde geçiriyorsanız.

* Etrafınızda sürekli küçük bir penis varsa.

* Ağacın altına uzanmış bir halde bekliyor ve çocuğunuzun dengesini kaybetmesi halinde en azından düşüşünü yavaşlatmayı umuyorsanız.

* Legoya basmanın acısını biliyorsanız…

* Gözünüzde, kulağınızda ve burnunuzda bir parmak varsa ve bu parmak size ait değilse.

* "Hayır köpeğin sırtına çıkamazsın" veya "Evet, toplum içinde pantolon giymek zorundasın," gibi sözler sarf ediyorsanız.

* Örümcek Adam, Iron Man, Kaptan Amerika, X men ve Baba kavga ederse kimin kazanacağını tartışıyorsanız.

* Airplane, Çıplak Silah, Üç Silahşörler gibi filmleri izleyecek yaşa gelmesi için sabırsızlanıyorsanız.

* Dizi delik olmayan pantolon bulamıyorsanı.

* Açıklayamadığınız, anlayamadığınız ve hatta korkutucu bir sevgi besliyorsanız.

* Klavye, telefon ya da iPad kullanırken parmaklarınıza yapışkan bir şey değiyorsa.

* Aman tanrım çok güzel kokuyor' yerine 'Bu çocuğa parfüm al' lafını duyuyorsanız.

* Kendinizi sakin biri olarak tanımlasanız da, bazen hakedenin suratına bir yumruk patlatılması gerektiğini düşünüyorsanız.

* Parkta 12 yaşındaki oğlunuza tasma takmayı düşünüyorsanız.

* Kimsesiz biriyle evlenmesinin çok da kötü olmadığını düşünüyorsanız.

1c0ec1756d4b41ceae0b680fb97c49bd